sal alcalina

Kullanım örnekleri

sal alcalina
alkaline salt
icon arrow

alkaline

Part Of Speech: noun


Definition: An alkaline battery.

icon arrow

alkaline

Part Of Speech: adjective


Definition: Of, or relating to an alkali, one of a class of caustic bases.


Definition: Having a pH greater than 7.

icon arrow

salt

Phonetic: "/sɔlt/"

Part Of Speech: noun


Definition: A common substance, chemically consisting mainly of sodium chloride (NaCl), used extensively as a condiment and preservative.


Definition: One of the compounds formed from the reaction of an acid with a base, where a positive ion replaces a hydrogen of the acid.


Definition: A salt marsh, a saline marsh at the shore of a sea.


Definition: A sailor (also old salt).


Definition: Randomly chosen bytes added to a plaintext message prior to encrypting or hashing it, in order to render brute-force decryption more difficult.


Definition: A person who seeks employment at a company in order to (once employed by it) help unionize it.


Definition: Flavour; taste; seasoning.


Definition: Piquancy; wit; sense.

Example: Attic salt


Definition: A dish for salt at table; a salt cellar.


Definition: Skepticism and common sense.


Definition: Indignation; outrage; arguing.

icon arrow

salt

Phonetic: "/sɔlt/"

Part Of Speech: verb


Definition: To add salt to.

Example: to salt fish, beef, or pork; to salt the city streets in the winter


Definition: To deposit salt as a saline solution.

Example: The brine begins to salt.


Definition: To fill with salt between the timbers and planks, as a ship, for the preservation of the timber.


Definition: To insert or inject something into an object to give it properties it would not naturally have.


Definition: To include colorful language in.


Definition: To add filler bytes before encrypting, in order to make brute-force decryption more resource-intensive.

icon arrow

salt

Phonetic: "/sɔlt/"

Part Of Speech: adjective


Definition: Salty; salted.

Example: salt beef;  salt tears


Definition: Saline.

Example: a salt marsh;  salt grass


Definition: Related to salt deposits, excavation, processing or use.

Example: The salt factory is a key connecting element in the seawater infrastructure.


Definition: Bitter; sharp; pungent.


Definition: Salacious; lecherous; lustful; (of animals) in heat.


Definition: Costly; expensive.

Ücretsiz İngilizce-Türkçe Çevirmen

Çevirinize ince ayar yapmak için yerleşik sözlükleri kullanın: Tek tıklamayla eşanlamlılar ve örneklerle bağlam içi çeviriler, anlamlar, telaffuz ve diğer dil özelliklerinde sorunsuz bir şekilde uzmanlaşmanıza yardımcı olur. Kesinlikle ücretsiz, hızlı ve doğru çevirmen!

Tek bir tıklamayla kelimeleri çevirin! Türkçe'den İngilizce'ye çevirmenimiz iki yönlü bir çeviri programıdır, anlamların ikamesi için kapsamlı bir sözlük içerir, kelime öbeklerinin ve ifadelerin kullanım örneklerini ve bunların fonetik bileşenlerini gösterir. Tercümanımız, çeviri alanındaki bilgi tabanını sürekli olarak güncelleyen ve son kullanıcı için tamamen anonim ve ücretsiz olarak korurken hizmet kalitesini koruyan profesyonel bir dilbilimci ekibi tarafından oluşturulmuştur. Çevirileriniz sadece size ait!Yukarıdaki giriş alanını kullanarak İngilizce-Türkçe sözlükte bir Türkçe terim arayın. İngilizce veya Türkçe arama yapabilirsiniz. İngilizce veya Türkçe aradığınız cümlenin çok fazla çevirisi varsa filtreleme seçeneklerini kullanarak sonuçları sınırlandırabilirsiniz. İngilizce-Türkçe sözlükte harfe göre ara. İngilizce-Türkçe sözlük, alfabeyi manuel olarak görüntüleme olanağı sağlar. Belirli kelimelerin çevirilerine bakmak ve bir cümle bağlamında ne anlama geldiklerini görmek için aşağıdaki bağlantıları da kullanabilirsiniz.